Toplumda hırsızlık olarak bilinen kleptomani bazı kişilerde görülmektedir. Toplumumuzda bazı kişilerde görülen bu psikolojik hastalık tedavi edilmediği takdirde hasta ve yakınları açısından ciddi sonuçlar doğurabilmektedir. Sizde veya yakın arkadaşlarınızın bu psikolojik rahatsızlığa sahip olduğunu düşünüyorsanız Hırsızlık Hastalığı başlıklı yazımıza göz atabilirsiniz.
Hırsızlık Hastalığı Nedir?
Maddi sebep, değer veya para kazanma arzusu dışında, başkalarına ait olan eşyaları çalma dürtüsünün kontrol altına alınamaması, hırsızlık hastalığı olarak tanımlanıyor. Bu psikolojik bozukluğa sahip kişiler, çalma dürtüsüne uyarlar ve durumun ciddiyeti hakkında akıl yürütemezler. Hırsızlık bozukluğu olan bireylerin çaldıkları parayla asla para kazanma, dikkat çekme, başkalarına zarar verme gibi bir amacı yoktur. Bir nesneyi çalmaya yönelik saldırılar genellikle plansız bir şekilde gerçekleştirilir.
Hırsızlık Hastalığının belirtileri nelerdir?
Nesnenin çalındığı anda haz, zevk ve doyum hissetme, başkasının eşyasını görünce güçlü dürtüler uyandırma, hırsızlık sonrası pişmanlık duyma, yakalanma korkusu yaşama, dürtülerin tekrar tekrar tekrarlanması gibi maddeler belirtiler arasında yer alıyor. hırsızlık hastalığından
Hırsızlık hastalığının adı nedir?
Hırsızlık hastalığının bilimsel adı kleptomanidir. Kleptomani, hırsızlık hastalığı ya da hırsız hastalığı olarak bilinen hastalığın literatürdeki adıdır.
Hırsızlık Hastalığına Yakalanan Ünlüler Kimlerdir?
Birçok ünlünün hırsızlık hastalığı var. Bunlardan en önemlileri şunlardır: Winonana Ryder, ünlüler dünyasında nam salmış bir hırsızdır. Hatta bir mağazadan yaklaşık 25 bin TL değerindeki giysiyi çalmasıyla gündeme geldi. Ünlü model ve oyuncu Megan Fox, kleoptomanya hastası olan ünlülerin başında geliyor. Bir konuşmasında ünlü olmadan önce makyaj malzemelerini çaldığını herkese itiraf etmişti.
Kesha ve Britney Spears da hırsızlık hastalığına yakalanan dünyaca ünlü isimler arasında yer alıyor.
Hırsızlık Hastalığı Tedavisi Nasıl Uygulanır?
Hırsızlık hastalığı tedavi edilmediğinde veya hastalığı olan kişi bu tedaviyi reddettiğinde hem kendisi hem de yakınları açısından ciddi sonuçlar doğurabilmektedir. Hırsızlık hastalığına sahip pek çok birey, bu rahatsızlığa sahip olduğunu kabul etmese de tedavi görmeleri gerekmektedir. Hırsızlık hastalığının tedavisinde iki farklı yöntem birlikte veya ayrı ayrı uygulanabilmektedir. İlaç tedavisi ve psikolojik destek alan hastaları bir arada görmek mümkün olduğu gibi tek tedavi alan hastalara da rastlamak mümkündür. İlaç tedavisinde doktorlar tarafından antidepresan ve naltrekson ilaçları tercih edilmektedir.
Psikolojik destek kısmında psikoterapi tedavisi hasta bakımında hayati bir rol oynamaktadır. Hastanın dürtülerini kontrol etmesine ve davranışlarını düzeltmesine yardımcı olma konusunda ilaçtan bile daha etkili olan psikoterapi sayesinde hırsızlık hastalığından kurtulan insanlar var.