Meslek Seçimi Yaparken Nelere Dikkat Etmeliyiz?

Henüz ilkokuldayken öğretmenimiz büyüyünce ne olmak istediğimizi sordu. Tabi o zamanki çocuk aklımızla büyüklerimizden ne duyduysak onu söyledik. Aradan zaman geçti, üniversite sınavına girdik ve sıra aldığımız puana göre geleceğimiz için bir karar vermeye gelmişti. Herkes arzu ettiği mesleğin olmasını ister ama maalesef bu her zaman gerçekleşemez. Sınavda istediği bölüm ve okuldan puan alan kişi mutludur ancak diğerleri için de aynı şeyin söylenip söylenemeyeceği tartışmalıdır. Ancak bu yazımızda biraz farklı konulara değinmek istiyoruz. Teknolojiyi yakından takip ederseniz son günlerin en çok konuşulan konusu şüphesiz yapay zekadır. Ve Openai’nin bu alanda çıkardığı ChatGPT, tabiri caizse piyasayı sarstı ve olayı çok farklı bir boyuta taşıdı. Yetenekleri o kadar şaşırtıcı ki yüzlerce farklı kullanım alanı ortaya çıktı. Bu durum işleri ne kadar kolaylaştırsa da bir anlık tereddütten sonra bu yapay zekanın işlerimizi elimizden alıp almayacağını merak etmeye başladık. Bu konuda çeşitli fikirler var, ilk grup evet, bu yapay zeka sistemleri düşük seviyeli kişilerin işe alınması ihtiyacını ortadan kaldırabilir çünkü birçok iyi şey yapabilirler. Bu fikri destekleyen şey ise yapay zeka ile örneğin Midjourney ile harika görseller oluşturabilmeniz, ChatGPT ile harika kodlar yazabilmenizdir. Bir diğer düşünce ise hayır, istihdamı hiçbir şekilde azaltmayacak, aksine sağladığı faydalar nedeniyle daha fazla iş kolunun ortaya çıkacağını ve daha fazla kişinin istihdam edileceğini savunuyorlar. İkinci düşünce biraz daha yakın görünüyor çünkü yapay zeka büyük kolaylık sağlıyor. Yazılımdan biraz anlıyorsanız chatgpt’in yazılım gücünün ne kadar büyük olduğunu göreceksiniz, yazdığı kodları saniyeler içerisinde dilediğiniz gibi düzeltip yönlendirmenize olanak tanıyor. Bu sayede iş daha hızlı tamamlanır ve verdiği öngörülerle iş bambaşka bir boyuta taşınır. Meslek seçimi konusuna başka bir açıdan yaklaşmak istiyoruz. Özellikle Türkiye’nin konumunu göz önünde bulundurarak bu konudaki durumu yetkili kaynaklardan yapılan bir açıklama ile net bir şekilde ifade edelim. Halen Tusaş Genel Müdürü Prof. Dr. Temel Kotil katıldığı bir televizyon programında Türkiye’nin savunma sanayi alanındaki atılımlarını ve projelerini anlatarak şu önemli cümleye vurgu yaptı: Gençlerimiz iş kaygısı taşıyorsa onlara veririz. Şu anda 85 milyon mühendisimiz olsaydı hepsine verecek işlerimiz olurdu, bu alanda ne yapardık diye açık çek. Çok fazla iş potansiyeli var dedi. Aslında gerçek bir örnek vermek gerekirse, tüm dünyada Bayraktar TB2’siyle tanınan savunma firması Baykar Tech’te 3500’den fazla personel çalışıyor. Yani sadece bir savunma şirketimizin istihdam ettiği kişi sayısıyla, devlete ait Tusaş, Aselsan, Roketsan, Havelsan ve diğer özel kuruluşların istihdam ettiği kişi sayısıyla birlikte söylenebilecek tek şey var: var. savunma sanayinde çalışmak isteyenler için muazzam bir iş potansiyelidir. Kariyer seçerken bir diğer bakış açısı da geleceğin meslekleri, hiç yok olmayacak meslekler, hiç ölmeyecek meslekler gibi iş alanlarını araştırmaktır. Mesela yazılım sektörünün geleceğine dair çok güzel işaretler var. Elbette nasıl ki günümüzde elle yapılan işler makineleştiyse, gelecekte de bazı meslekler ne yazık ki bunu yapamayacak. Bütün bunlar birleştiğinde öncelikle meslek seçerken tam olarak ne istediğimizi, hangi mesleği yapmak istediğimi, bu hayatta beni ne mutlu eder diye kendimize sorarak doğru kararı verebiliriz. Unutmayın, hangi işi yaparsanız yapın, düzgün yaparsanız para peşinize düşecektir. Umutlarınız daim olsun…